AMERICAN HORROR STORIES: Rakibiniz Sizi Odadan Attı, Bağlantı Yeniden Yükleniyor (Sezon Finali)

Evrendeki en eski şeyle, yani ölümle tanıştıktan sonra diğer bedensiz ruhlarla aynı evi paylaşmak, bazı daimon’ların çoğu zaman henüz ruhuna erişmemiş bedenlere musallat olup onları bir nevi padalya niyetine kendilerinin malzemesi yapmalarıyla sonuçlanıyor. Oyun tamamen bir evde hayatta kalmak üzerine kurulu, öyle ki oyun sayfasını defalarca kez yenileyip sürekli aynı bölümü oynasanız bile çok daha fazla bedene susamış olan ezeli rakiplerin arasından sıyrılıp evin sadece tek sahibi olmak güç.

Evin içine giren taze bedenler evin sadece kendilerine ait olmasını dilerken evin önceki sahipleri sadece hep beraber, sonsuza kadar yaşayabilecekleri bir yuvanın derdinde. Bu açıdan oyunu oynayanlar evdekilerin sonsuz ölümünü arzularken evin içindekiler ise sadece yaşamın kaynağı için ağıt yağdırıyorlar. Onlar için tüm dünya bir ev, öyle ki kapısı herkese açık. Tek şartları ise eve girenlerin kendileriyle beraber kalması. Murder House’da rakibiniz sizi sürekli evin odalarından dışarıya atabilir ancak ona bağlılığınızı yitirmediğiniz sürece odalara tekrar giriş yapabilirsiniz. Tıpkı evin içinde yıllarca beraber yaşayanların birbirlerine olan bağlarını yitirmeden sürekli oyunda kalmaları gibi.

Etap 8 – Kaldığınız Yerden Devam Edin

Amaç hayatta kalmak ya da sevdiklerimizi kurtarmak olunca, gideceğimiz mekânın önemi son derece ağır basar. Murder House’un içine girmek bir kenarda dursun, onun bahçesine adım attığınız andan itibaren oyundasınızdır. Onun içinde kaç defa yenilirsek yenilelim hikayesi gereği oyunda en başa dönüp geldiğimiz yere kadarki kısımları düzeltme şansına sahip olamıyoruz. Ölme noktasına gelinceye kadar yapılanlar hatalı ya da hatasız bir şekilde yerini bulmuş oluyor. Hata yaptığımız anda oyundan atılsak da aslında oyun her zaman bizi bir şekilde bünyesinde tutuyor, sadece ona tekrar bağlanmamız yeterli oluyor. American Horror Story (AHS) serisinin içinden doğan, American Horror Stories’in izleyicilerine hatırlattığı en önemli nokta bu. Evin içine girdik, peki ihtiyacımız olan her şey orada mı?

Etap 9 – Burada Öleceksin

AHS serisinde eğer bir evin içine giriyorsak bilmeliyiz ki oraya ölmek için giriyoruzdur. Öte yandan Murder House’un en ünlü mottosu da bu. Liz Friedlander’ın Game Over adlı sezon finalinde herhangi bir başlık vermeden sezdirdiği alt mesaj da buna işaret ediyor. Evin içine girdiğimizde oyunun bize sunduğu tek artı, bir oyun karakteri olarak gerekli aksesuarların sağlanmış olması ancak dikkat edilmesi gereken nokta; oyuna baştan başlayamadığımızdan, oyun ilerledikçe elimizde kalan “can” sayısının oldukça düşük olduğu gerçeği. Dolayısıyla her attığımız adımda ölüme sahip olanların ölüm hediyesine daha da çok yaklaşmış oluruz.

Etap 10 – Etap 8’e Geri Dön

Oyunun yaratıcıları olan Ryan Murphy ve Brad Falchuk oyuna devam ettiğimiz etap esnasında mutfak masasında bir makas bırakmış olsa da bu, tüm Murder House’un acısını dindirmek için yeterli gelmiyor. Oyuna devam etme kuralı, oyuncunun bırakılan her öğeyi almasından geçiyor. Makası körü körüne almak yetmiyor, AHS’nin yaratıcı ekipleri bir de Infantata (Shane Carpenter), Hemşire Gladys (Kelly Róisín), Kızıl Kafalar (Luke Sonderman & Jackson Unvert), Addy (Jamie Brewer) ve Dr. Ben Harmon (Dylan McDermott) gibi ana karakterleri kullanarak oyuna tekrardan bağlanan bizler için takip etmemiz gereken bir harita çiziyor. Bir anlamda onları yem gibi kullanan bu harita, bize verilen makasla birlikte ulaşmamız gereken ve atlama olasılığımızın olduğu bir sonraki etap için umut doğuruyor.

Etap 11 – Etap 9 Henüz Bitmedi

Ölümün hediyesi ölümlü olan için leziz bir düzenek sunuyor. Sezonun final bölümü olan Game Over izleyiciyi tamamen bir oyun döngüsü bağlamına alırken öne sürdüğü oyunu da başka bir oyunun üst kapsamı biçimine sokuyor. Bu anlamda sezonun ilk bölümünde ölümün hediyesi olan kauçuk-lateks kostüm ile tekrardan karşılaşıyoruz. Onu üzerimize geçirmekten başka şans olmadığından evin içine adım attıktan sonra hangi yönde ilerlediğimizin de pek bir önemi kalmıyor. Kostümün ise kendi içinde bir harita var. Böylelikle onunla evin her bir köşesini daha iyi bir şekilde anlayabiliyoruz. Hakikat ile buluştuğumuz anda ise artık kostümün bir parçası olmamız nedeniyle geri dönülmez bir yola girmiş bulunuyoruz. Murder House tam olarak içine girenleri bu şekilde büyülüyor.

Robb White’ın bir öyküsünden (1999) uyarlanan ve William Malone tarafından yönetilen House on Haunted Hill efsanesi Murder House ile oldukça yakın ilişkide. Karakterler tarafından kullanılan nesnelerin bir anda ölümler diyarının aynası olarak işlev görmesi kauçuk-lateks kostümün AHS serisi içindeki yerini doğrudan açıklayabilir nitelikte diyebiliriz. Bölümün “oyun” kavramı üzerinden ilerlemesi kendi içinde bir dinamik yaratıyor. Aktarılan hikâyenin tüm sezonla bağlantısı düşünüldüğünde izleme keyfi kendini ikiye katlayabiliyor. Bu anlamda sezonun ilk iki bölümü ile son bölümünü, aralardaki bölümleri atlayarak izleyebilirsiniz. Anlatımın sınırları izleyiciye bu ölçüde bir özgürlük tanıyor. Hatta sezonun ilk iki ve son bölümü arasındaki bölümler sadece bir dinlenme alanı gibi düşünülebilir.

De Iure ve De Facto Meselesi

En karanlık gölgeye dönüşen Murder House sakinleri tamamen De Iure, yani bir anlamda yasal olarak da oranın sakinleridir. Dışarıdan kendilerinin arasına katılmak üzere olan diğer gölge adayları ise eylemleri gereği De Facto’nun keskin kılıcını sırtlarında taşırlar. Adayların eve günün hangi ışığında geldiği önemli değil. Ev, onları avlamak için her zaman uyanık.

Aslında Etap 8’de Ölmüştün

Bölümün mantığı gereği kendimizi tamamen bir oyun kurgusu içine kaptıracak olursak ihtiyacımız olan her şeye sahip olsak da evin içine girdiğimizde ölümün varlığını kabul etmiş bulunduk ve bu da izleyiciye “çoktan öldün” mesajı vermenin dışında pek yardımcı olmuyor. Peki, vardığımız noktaya kadar oyunun tüm kurallarını bilmek ona tekrardan başlamak için yeterli mi? Sezon finali oyuna tekrardan başlamak için izleyicinin elinden tutuyor, ona bir hak daha tanıyor tıpkı ileride tanıyacağı diğer haklar gibi ancak bunlara sahip olmanın tek koşulu ölümün kendisi içine katılarak onun namını daha da yüceltmek.

Görünmeyen alemlerin gizemlerini doğuran AHS serisi için ölümün yatağında birlik olmak demek, hiçbir zaman mağlup olmamak demek, ölümün kendisine bile. Ryan Murphy ve Brad Falchuk ikilisinin yaratmış olduğu bu klasik korku serisi, bir anlamda diyardan diyara atlayarak ölümle kaç kez burun buruna gelinebileceğinin arayışında. Bu arayış asıl amacın içinde sonsuz bir çember çizdiğinden, en azından şimdilik ucu bucağı gözükmez bir sisler diyarında saklanıyor.

Burcu Meltem Tohum

AMERICAN HORROR STORIES Tüm Bölümler (6 inceleme yazısı)

Bir Cevap Yazın