Her yıl 20 Şubat – 1 Mart tarihleri arasında düzenlenen Berlin Uluslararası Film Festivali bu yıl da bünyesinde birbirinden farklı dinamikleri barındıran seçkileriyle karşımıza çıkıyor. Geçmişte bireysel olarak hep uzaktan takip ettiğimiz festival için, bu sene Dial M for Movie olarak kendimizi Berlin’e atmayı başardık.

Tüm filmleri belli kategorilerde sunan seçkilerde en çok ilgi gören kategori COMPETITION olarak öne çıkıyor. Bu kategoride The Roads Not Taken, Rizi, First Cow, DAU. Degeneratsia, Natasha, Siberia ve Undine gibi filmler yer alıyor. Biletlerinin satışa çıkmasıyla tükenmesi bir olan bu filmler için yapılan gala ve özel konferanslar da katılımcılar tarafından büyük ilgi görmekte.

Festivalin dikkat çeken bir diğer kategorisi BERLINALE SPECIAL, bu seçkide de başta My Salinger Year olmak üzere Pinocchio, yine DAU. Degeneratsia ve High Ground gibi filmler yer alıyor.

Artık film festivali kültüründe yer etmiş olan, popüler veya ilgi çeken televizyon dizilerinin festivallerde gösterimi konusunda da Berlin Film Festivali istisna değil, Avrupa’da öne çıkmış televizyon dizileri festival programında yerlerini almakta gecikmemiş. Bunlar arasında Freud, Sex, Dispatches From Elsewhere ve C’est comme ça que je t’aime (Happily Married) dizileri rağbet görüyor.

Festivalin ENCOUNTERS seçkisinde ise Malmkrog, Isabella, Orphea, The Trouble With Being Born ve The Works And Days filmleri izleyiciler tarafından yakın merceğe alınmış durumda.

Berlin Uluslararası Film Festivali’nin RETROSPEKTIVE kategorisini her sene düzenli bir şekilde takip edenler bu sene seçkide King Vidor olmasını kaçırılmaması gereken bir şans olarak gördüler. Amerikalı yönetmen King Wallis Vidor’un hayatı boyunca yönettiği toplam 78 filmi bulunmakta.

Festivalde ise usta yönetmenin toplam 35 filmini beyazperdede restore edilmiş halde görme fırsatına sahipsiniz. Bu seçkide yönetmenin özellikle Billy The Kid, The Big Parade, La Bohème, Show People, The Patsy ve Stella Dallas gibi filmlerini beyazperdede izleme şansı bulmak harika bir deneyim. Ayrıca festivalde King Vidor’un anısına özel 6 adet etkinlik de bulunmakta.



RETROSPEKTIVE kategorisiyle kardeş kategori sayılan BERLINALE CLASSICS seçkisinde ise Il Bidone, A Fish Called Wanda ve The Long Good Friday filmleri yer alıyor. Ayrıca bu özel seçkilerin arasında festivalin onur konuğu olan Dame Helen Mirren’ın eski filmlerini izleme şansına da sahibiz.

Festivalde film, özel gösterim, panel ve galalar haricinde sergi etkinlikleri de bulunmakta. Bunlardan en ön plana çıkanı ise Be Caligari! The Virtual Cabinet. Festival süresince bu sergiyi görmek için Deutsche Kinemathek’deki Museum für Film und Fernsehen’e gidebilirsiniz.

Salonları oldukça temiz ve ferah olan festivalin film gösterim mekanları birbirine yakın olmakla beraber sürekli aktif olan toplu taşıma sistemi de katılımcılara büyük kolaylık sağlamakta. Ayrıca festival mekanlarının içinde bulunan bağımsız satış merkezlerinde %50’ye varan indirimde sinema kitapları, DVD setleri, Bluray filmler bulabilmeniz mümkün.

Hazır festivale kadar gelmişken eğer Berlinale Shop’ta vakit geçireceksiniz festivalin 70. yılına özel çantasını alabilirsiniz. Ayrıca yine festivale özel kırmızı ince bez çanta da katılımcılar tarafından ilgi görmekte. Ayrıca not defterleri, broş ve festival için yapılan özel kalemler de yine Berlinale Shop’ta beğeninize sunuluyor.

Festival boyunca Dial M for Movie olarak yaptığımız seçkiler doğrultusunda, film eleştirilerimizi ve festivalle ilgili haberleri sizlere buradan iletiyor olacağız. Takipte kalın, hepinize bol filmli günler!