Pierre Trividic ve Patrick Mario Bernard ikilisinin yönetmen koltuğunda oturduğu Kör Nokta (İngilizce “Blind Spot”, orijinal versiyonu olan Fransızca “L’angle mort”) 2019 yapımı bir Fransız filmi. Merkezine özel güçleri olan bir siyahiyi alan film Cannes Film Festivali’nde bağımsız ACID[1] bölümünde gösterime girdi. Başrolünde bir siyahinin olduğundan özellikle bahsetmek gerekti, zira film alt metin olarak Fransa’da siyahilere nasıl bakıldığını gösteriyor ve toplumdan dışlandıkları anları da yer yer mercek altına alıyor. Bu yüzden filmin merkezinde bir siyahinin olması ve onun yaşadığı sosyal problemler önemli bir konu hâline geliyor.
Film hakkında İKSV’nin kendi sitesinde yapılan tanımda filmin süper kahraman filmlerinin kalıplarını alt üst ettiğinden bahsediliyor ancak bunu okumadan filmi izlediğinizde bu süper kahraman temasını bulmak hayli güç. Çünkü görünmez olabilme yeteneğine sahip kişiler daha çok bu sebepten acı çekiyor, dışlanıyor veya kendilerini dışlıyor gibi görünüyorlar. Doğduğundan beri bu yetiyle yaşayanlar, bir uyuşturucu gibi bu yetiye bağımlı hâle gelenler, yetisini kaybetmeye başlayıp onsuz ne yapacağını bilemeyenler ve bu yetiyi tekrar elde edebilmek uğruna kendini öldürenleri izliyoruz filmde.

Başkarakter Dominick Brassan (canlandıran Jean-Christophe Folly) da bu insanlardan biri. Bebekliğinden itibaren bu yetiye sahip olan Dominick, ailesi – özellikle de kızkardeşi Cynthia Brassan (Claudia Tagbo) tarafından – “tekinsiz” kabul edilmekte ve adeta dışlanmakta; ya da Dominick kendi özel durumundan dolayı kendisini dışlamakta ve de anlaşılmıyor gibi hissetmekte. Bu tarz problemler kadınlarla olan ilişkilerine ve iş hayatına da yansıyınca Dominick zeki ve yetenekli biri olmasına karşın güven vermeyen, ihtiyaç duyulduğunda hiçbir zaman orada olmayan ve bağlanamayan, sorumluluklarını yerine getiremeyen bir adam olarak kayıtlara geçiyor.

Kayıp ve Aciz Bir Hayat
Viveka adında bir kız arkadaşı (Isabelle Carré) olmasına karşın onunla iki günlüğüne bile olsa üst üste görüşemeyen ve karşısındaki apartmanda oturan kör bir kadını gizlice takip eden bir adam hâline gelir zamanla Dominick. Bu kör kadının (Elham, canlandıran Golshifteh Farahani) kendisini “görebildiğine” inanan Dominick kurtuluşun bu kadında olduğunu düşünür -bu kör kadının onu görebilmesi Dominick’in bu dünyadaki “varlığını” teyit edecektir adeta- ancak yaptıkları ve söyledikleri bu kadını rahatsız etmekten öteye geçmez. Kendisi görünmez olduğunda Elham’ın kendisini görebildiğine inanan ve bunun üzerine fazlasıyla umut besleyen Dominick, Elham’ın tepkileri karşısında adeta kaybolur. Dominick kendi itici hareketleri yüzünden Elham tarafından da dışlanmıştır artık. Benimsenmek için harcadığı bunca çaba ters teper ve onu daha da görünmez yapar.

Dominick’in sırf siyahi olduğu için karşı karşıya kaldığı durumlardan söz etmiştik. Bunlardan bir tanesi kız arkadaşının arkadaş çevresi tarafından küçümsenmesi ve Dominick’in yerini herhangi başka bir siyahinin alabileceğinin düşünülmesi. Bunun dışında kendisi tarif edilirken tek dile getirilen özelliğinin “siyahi” olması da oldukça alçaltıcı olan durumlardan. Görünmezlik yeteneğine Dominick’in fazlasıyla tutunmasının sebebi belki de sonunda “siyahi” dışında bir kelimeyle anılabiliyor olmasıdır diye düşünmeden edemiyoruz. Yine de bu kanı çok kuvvetli değil zira filmde bu yeteneğe sahip olan diğer kişiler siyahi değiller. Ancak sonuç olarak bu insanlar için toplumun itilmişleri diyebiliriz. Doğduklarından itibaren bu yeteneğe sahip oldukları için mi toplum standartlarına göre “başarı” kabul edilen işlere imza atamadılar yoksa bu yetenek onların gerçekten de tek cevheri mi, bunu kavramak güç.

Neredeyse Fiziksel Bir Acı: Dışlanmak
Dominick’in görünmez olup “kaybolabilme” yetisi, onu ilişkilerinde ve tüm hayatında da “kayıp” bir kişi haline getirir. Görünmez olacağı zaman tüm eşyalarını bir yere bırakmak ve soyunmak zorunda olan bu “yetenekli” insanlar, dışarıda çırılçıplak ayaklarla yürür, evlerine kan revan içinde dönerler ve yapayalnız bir hayat yaşarlar. Öyle bir yalnızlık ki kendisiyle aynı yeteneğe sahip olan insanlarla bile bağ kurmaktan acizdirler. Bu hâliyle bu yeteneklilik durumu, izlediğimiz diğer süperkahraman filmlerine hiç de benzemiyor. Etrafında insanların dönüp durduğu, üne sahip olan ve müthiş işler başaran süperkahramanların aksine bu aciz insanlar görünmez olup insanları dikizlemekten öteye geçemiyorlardır. Bu da onları daha da “zavallı” hâle getirir.

Dominick’in çocukluk arkadaşı Richard (Sami Ameziane) da aynı yeteneğe sahiptir. Kötü (bir manası olmayan) bir işte çalışan ve hâlen annesiyle yaşayan, ona bakmakla yükümlü olan yalnız bir adamdır Richard. Annesi düzelemeyecek şekilde hastadır ve bir gün Richard onu boğmaktan başka çare bulamaz. Yalnızlık ve çaresizliğin, anlaşılamamanın hat safhası olan bu sahne, filmdeki “kahramanlarımızın” bu özel durumlarının onları daha da aciz kıldığına dair bir kanıttır.

Kör Nokta bu açıdan toplumdaki görünmezlere, dışlananlara bir ışık tutuyor, onları ve onların problemlerini iki saatliğine de olsa görünür kılıyor. Ayrıca Paterson (2016) filminden tanıdığımız Golshifteh Farahani’yi bu filmde görmek güzel bir detay olarak yerini alıyor. Hikâye çok güzel ve sıradışı olmasına rağmen, film bir şekilde yüzeyden öteye penetre edemiyor gibi görünüyor. Suyun yüzeyini kanatlarıyla okşayarak geçen bir kuş gibi film de derinlere gitmeyi başaramıyor. Yine de filmin şimdilik IMDb’de güncel olan 5.6’lık puanını hak etmediğini düşünüyoruz. Özellikle başroldeki Folly olmak üzere iyi oyunculuklar, ilginç bir senaryo ve güzel bir akışa sahip olan film bizce daha fazlasını layık.

Ayrıca izleyici olarak filmin çok derinlerine giremememizde Dominick karakterinin kameraya ve izleyiciye karşı fazla soğuk ve mesafeli olmasının bir etkisi bulunuyor olabilir diye düşünmeden edemiyoruz. Başta amaçlanan şey, Dominick’in izleyiciyle bile, ortada güçlü bir kamera bağı olmasına rağmen iletişim kuramaması olmuş olabilir. Ancak Dominick herkesle problem yaşarken iç duygularını biz seyirci olarak görebilsek ve ona dokunabilseydik, bu hikâye bambaşka bir boyut kazanırdı diye düşünüyoruz. Çeşitli eksiklikleri bulunsa da ilginç bir seyir deneyimi sunan, güzel bir film Kör Nokta. Keyifli seyirler diliyoruz!
[1] Association du Cinéma Indépendant pour sa Diffusion. (Bağımsız Sinema Dağıtım İştirakı)