EVIL DEAD RISE: Bu Sefer Gülmek Bir Seçenek Değil

1981 yılında, ilk Evil Dead yirmili yaşlarının başındaki bir Sam Raimi tarafından çekilip gösterime girdiğinde (en başta filmin adı Book of the Dead / Ölüler Kitabı idi), sinema seyircileri tarafından olmasa da VHS yeraltı kültürü tarafından o kadar beğenilmiş ve farklı, yenilikçi bulunmuştu ki, korku türü içinde kısa sürede 50.000’in üzerinde satan ilk VHS filmlerden biri haline gelmişti. Kamera kullanımı, görsel efektler, kuklalar, ses efektleri, bol kanlı ve tabiri caizse vıcık vıcık ölüm sahneleri daha önce pek görülmüş şey değildi. Sonrasında altışar yıl arayla iki devam filmi daha geldi ve Sam Raimi tarafından yönetilen “orijinal üçleme” ortaya çıkmış oldu. Kişisel olarak düşündüğümde de Evil Dead serisi denince aklıma, birçok sinefil gibi, korkunun yanında “eğlenceli” sıfatı da geliyor. Bunun müsebbibi de büyük ihtimalle serinin efsanevi oyuncusu Bruce Campbell. Filmlerde komedi unsuru yoğun değildir ama yine de alt metinde varlığını korur, ortaya atılan birkaç komik sahne eksik olmaz, hele üçlemenin son ayağı olan Army of Darkness, komediye oldukça bel bağlar, dozunda bıraktığı için beğeni de toplamıştır. 1981’den günümüze uzanan franchise’ın en yeni ayağı Evil Dead Rise (Kötü Ruh: Uyanış, 2023) ise son derece ciddi, baştan sona korku türüne hizmet eden bir yapıda çekilmiş, açıkçası güzel de olmuş. Sonda söyleyeceğimizi en başta söyleyelim; korku severlere kesinlikle tavsiye edilir.

Morgan Davies & Lily Sullivan

Evil Dead Rise’ın yönetimi, 2013 tarihli 17 dakikalık kısa filmi Ghost Train ile “En İyi Fantastik Kısa Film” Méliès Ödülü’nü, 2019’da prömiyerini Sundance’te yapan ilk uzun metrajı The Hole in the Ground ile de Saturn Ödüllerinde en iyi yönetmen adaylığı kazanmış olan İrlandalı yönetmen Lee Cronin’e emanet edilmiş. Bir filmin prodüktörleri, “executive producer” (yönetici yapımcı) dahi olsalar genelde filmin sanatsal yöneliminde fazla söz sahibi olmazlar ancak bu film bağlamında, prodüktörler arasındaki iki ismi saymazsak olmaz: Sam Raimi ve Bruce Campbell. Evil Dead üçlemesinin bu en önemli iki isminin ekipte yer alması, herşeyden önce bu projeye olan güvenlerinin, dahası ister istemez bazı müdahalelerde bulunduklarının birer göstergesi. Dolayısıyla orijinal üçlemenin ruhuna sadık kalarak çekilmiş bir yapım var karşımızda, bunu da önceki filmlere yapılan sayısız göndermeden anlamak oldukça kolay. Filmin ayrıntılarına geçmeden önce Evil Dead filmlerini aşağıya sıralayalım:

  • The Evil Dead (Sam Raimi, 1981)
  • Evil Dead II (Sam Raimi, 1987)
  • Army of Darkness (Sam Raimi, 1993)
  • Evil Dead (Fede Alvarez, 2013)
  • Ash vs. Evil Dead (dizi, 2015-2018)
  • Evil Dead Rise (Lee Cronin, 2023)
Gabrielle Echols, Nell Fisher, Lily Sullivan, Morgan Davies, Alyssa Sutherland

Oyuncular

Evil Dead Rise’da kötülüğün vücut bulmuş hali, eşinden yeni ayrılmış, üç çocuk annesi bir dövme sanatçısı olan Ellie. Bu karakteri canlandıran Alyssa Sutherland ise, ister “insan rolünde”, isterse de ağır makyaj (ve Ölüler Kitabı’nın etkisi) altında olsun, harika bir performans sergilemiş. Sutherland’i özellikle Vikings ve The Mist gibi dizilerden hatırlamak mümkün. Filmin “kötülükle mücadele ekibinin” başında ise, Ellie’nin kızkardeşi Beth bulunuyor. Önceki filmlerdeki Ash (Bruce Campbell) karakterinin bu filmdeki temsilcisi olan Beth rolüne hayat veren Lily Sullivan da çok iyi bir oyunculuk sergiliyor, ne var ki Alyssa Sutherland’in bulunduğu sahnelerde, özellikle de ağır makyajlı / “undead” halinde, başka oyuncuların rol çalması neredeyse imkansız. Filmin diğer rolleri ise Morgan Davies (Ölüler Kitabı’nın lanetini açığa çıkaran Danny), Gabrielle Echols (sorumluluk sahibi abla Bridget) ve Nell Fisher (ailenin en küçük üyesi Kassie) arasında dağıtılmış diyebiliriz. Filmin en başında sadece birkaç dakikalığına maruz kaldığımız üç karakter ise Mirabai Pease (Teresa), Anna-Maree Thomas (Jessica) ve Richard Crouchley (Caleb) arasında paylaşılmış.

Alyssa Sutherland

Orijinal Üçlemeye Yapılan Göndermeler

Dediğimiz gibi filmin yapımcıları arasında Sam Raimi ile Bruce Campbell olunca 1981-1993 arasında çekilmiş olan orijinal üçlemeye göndermeler bulunması kaçınılmaz, neyse ki bunları Jurassic Park’ın en yeni ayağında olduğu gibi “ürün yerleştirme” mantığıyla yapmamışlar, zira dikkat edilmezse bazıları kolayca gözden kaçabilir.

Yukarıdaki referanslarla ilgili özellikle orman göndermesine değinmek gerek zira orijinal üçlemenin ilk iki filminde kırsal kesimde, Army of Darkness’da ise Ortaçağ’da (yani yine kırsalda) geçen anlatı, bu filmle ilk defa şehre taşınmış oluyor (2013 yapımı Evil Dead filmi de ormandaki bir kulübede başlar). O nedenle de ormanın “canlanıp” ağaçlar ve dallar yoluyla kurbanlarına saldırması motifi Evil Dead Rise’da asansör kablolarıyla gerçekleşiyor. Filmde Ölüler Kitabı’nın etkisi altındaki karakterlerin hep bir ağızdan “Dead by dawn!” (Şafakta öleceksiniz) diye bağırması da hoş bir gönderme, zira Evil Dead II’nin alt başlığı da aynı şekilde, Dead by Dawn’dır.

Lily Sullivan

Daha Korkunç, Daha Kanlı, Daha Kötücül

Sadece sinema filmlerini ele alırsak (diziyi izlemedim) Evil Dead Rise’da Alyssa Sutherland’in canlandırdığı Ellie karakterinin, beş film arasında en korkunç “Evil Dead” olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Hem özel efekt makyajı (prostetik kullanımı, lensler vs.) hem de oyunculuğu sayesinde, korku türüne çok iyi bir şekilde hizmet eden bir görüntü ortaya çıkartmış, diğer bir deyişle orijinal üçlemedeki bazı sahnelerin aksine; “hiç komik değil”. Önceki filmlerde anlatının kendisi ve karakterlerin bazı hareketleri bizleri güldürürken, Evil Dead Rise’da espriyi sadece Ellie yani kötülüğün ta kendisi yapıyor: “Anneciğin kurtçuklarla beraber artık”. 1981 tarihli ilk Evil Dead, VHS dünyasında yarattığı sansasyon nedeniyle hakkında dava açılan bir filmdi (kısa sürede dava edilecek bir konu olmadığı anlaşıldı, dava düştü) ve kendinden önceki benzerlerine göre hayli kanlıydı. Evil Dead Rise ise daha da kanlı, hatta bir noktada bütün asansör kanla doluyor, neyse ki bunu Stanley Kubrick’e saygı duruşunda bulunmak için (The Shining’in meşhur sahnesi) bir fırsat olarak görmüşler, güzel de olmuş. Unutmadan, herşeyi başlatan meşhur Ölüler Kitabı da (Book of the Dead) bu filmde daha büyük, çizimleri daha korkunç ve dişleri daha keskin.

The Book of the Dead (Ölüler Kitabı)

Sonuç

Şahsen korku filmi standartlarında çok iyi hatta yer yer yenilikçi bulduğum bir yapım Evil Dead Rise, oyunculuklar da çok iyi olduğu için mutlaka her korku severin uğraması gereken bir film. Yenilikçi derken Emily Brontë’nin Uğultulu Tepeler kitabından okunan pasajlarla ilgili sahneyi ve tabii ki sinemanın tüm olanaklarının ustaca kullanıldığı çığlık sahnesini kast ediyorum. Buna kapının gözetleme deliğinden çekilen koca bir şiddet sahnesini de eklemek mümkün, korku türünün bu tür yenilikçi dokunuşlara kesinlikle ihtiyacı var. Örneğin ilk Evil Dead’de Ash verandanın altında yürürken kamera Ash’i tepeden, veranda kalaslarının üzerinden çekiyordu ve kameranın bakış açısına ne zaman bir kalas girse özel bir ses efekti duyuluyordu, bu kadar basit bir eklenti bile tüm sahneyi zenginleştirebiliyor. Evil Dead Rise’a dönersek tüm ekibin her türlü ayrıntıya dikkat ettiğinin de altını çizelim, misal 1923’ten kalan plakların pikaba konduktan sonra elle hızlandırılması güzel bir ayrıntıydı (1920’lerde plaklar 70, 78 veya daha yüksek hızda devirlere sahipti, Danny’nin pikabında ise sadece 33’lük ve 45’lik plaklar çalınabiliyordu). Kısacası orijinal üçlemenin yanında yer alabilecek düzeyde başarılı bir yapımla karşı karşıyayız. Kötü Ruh: Uyanış yarın sinemalarda, keyifli seyirler.

H. Necmi Öztürk

Bir Cevap Yazın