Geçtiğimiz ay İKSV Galaları kapsamında, Killing Them Softly (Kibarca Öldürmek, 2012) ve The Assassination of Jesse James by the Coward Robert Ford (Korkak Robert Ford'un Jesse James Suikasti, 2007) gibi filmlerle tanıdığımız Yeni Zelandalı yönetmen Andrew Dominik tarafından yönetilen This Much I Know to Be True’yu izleme imkânını bulduk (tabii yazıdaki bu gecikme için özürlerimizi … Okumaya devam et This Much I Know to be True: Nick Cave ve Warren Ellis’den İncinebilir Yanımızı Dünyaya Açmaya Dair Bir Öykü
Etiket: Documentary
Başka Bir Yaşam Mümkün: ANIMAL
Fransız yönetmen Cyril Dion’un üçüncü belgeseli olan Hayvan (Animal, 2021) Cannes’da Özel Gösterimler kapsamında dünya prömiyerini yaptı ve Türkiye’de seyirciyle Filmekimi 2021 kapsamında buluştu. Son katıldığımız Filmekimi’nden beri sanki asırlar geçmiş gibi geliyor olsa da festival havasını bir şekilde yeniden solumak biraz olsun özlemimizi giderdi. Alınan önlemler dolayısıyla salonlar eskisi gibi kalabalık değil elbet. Bu … Okumaya devam et Başka Bir Yaşam Mümkün: ANIMAL
LEAP OF FAITH: William Friedkin ile The Exorcist ve Sinema Üzerine
Alexandre O. Philippe’in 2019 tarihli belgeseli Leap of Faith’i (Leap of Faith: William Friedkin on the Exorcist) geçtiğimiz ayın sonunda IKSV’nin Mart seçkisinde izlemiştik. Filmin adı Türkçe’ye “İnançlı Atlayış” olarak çevrilmiş, belki daha iyi bir karşılık bulunabilirdi diyemiyorum çünkü benim aklıma gelenler de (“Kör Hamle” veya “Kör Atlayış” gibi) hiç iyi değil. “Leap of Faith” … Okumaya devam et LEAP OF FAITH: William Friedkin ile The Exorcist ve Sinema Üzerine
NIGHTVISION: İzleniyor Olmanın Dayanılmaz Artçı Şokları (Cinéma du Réel – 2)
43. Cinéma du Réel Festivali’nden bir diğer favorimiz olan orta metrajlı (37 dk.) Nightvision (Gece Görüşü, 2021), tanımadığımız biri tarafından izleniyor olma hissinin ağırlığının boyutlarını katman katman açan bir film. Bir şüphe duygusunun ve dürtüsünün ne denli hızlı bir şekilde içimize zehir gibi akıtılabileceğine ve giderek büyüyebileceğine tanık oluyoruz. Ekrandan izlediğimiz ve bizim de yabancısı … Okumaya devam et NIGHTVISION: İzleniyor Olmanın Dayanılmaz Artçı Şokları (Cinéma du Réel – 2)
A RIVER RUNS, TURNS, ERASES, REPLACES: Zamanın Hatırlatıcı Formları (Cinéma du Réel – 1)
Bu yıl 43.’sü düzenlenen Cinéma du Réel Festivali’nde favorilerimizden biri olan A River Runs, Turns, Erases, Replaces, (Nehir Akar, Kıvrılır, Siler, Yerine Koyar) tam anlamıyla zamana karşı koyamamanın hikayesini gözler önüne seriyor. Bu karşı koyamama durumu coğrafi olarak şehrin ortasında kendi doğasının yapısını zamanla öyle güçlendiriyor ki adeta bir daha yerinden oynamayacak olan bir kasını … Okumaya devam et A RIVER RUNS, TURNS, ERASES, REPLACES: Zamanın Hatırlatıcı Formları (Cinéma du Réel – 1)
HONEYLAND: İnsan Olmak Üzerine Bir Bal Hikayesi
2019 Sundance Film Festivali’nden 3 ödülle ayrılan ve 2020 Oscar Ödülleri’nde 2 dalda adaylık kazanan Honeyland (Bal Ülkesi), izleyicisine alışkın olunan şehir manzarasından uzak, sarp dağlıkları ve terk edilmiş köyüyle yapayalnız ancak çok güçlü bir portre çiziyor. Görüntünün gücü, köyün insanlar tarafından terk edilmiş olmasına rağmen doğanın orayı terk etmemiş olmasından, aksine insan yokluğunda kendine … Okumaya devam et HONEYLAND: İnsan Olmak Üzerine Bir Bal Hikayesi
American Animals : Adalet ve Mülk
Adalet mülkün temelidir: Tüm mahkeme salonlarında duvarda kocaman harflerle yazan cümle. Mülk burada “devlet” anlamında kullanılıyor ama bunun farkında olan çok az kişi var. Garip olansa, o sözcüğün gerçekten “malvarlığı” anlamına geldiğini zannetsek bile, çok azımızın “bir saniye, neden mülkün temeli, ne alaka?” diye soruyor olması. Öyle bir durumda “Adalet, yaşama hakkının temelidir” daha mantıklı … Okumaya devam et American Animals : Adalet ve Mülk